Kanun Boşluğu Hızla Doldurulmalı

Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin düzenlediği Medeni Hukukta Güncel Gelişmeler Sempozyumu’nda iptal edilen medeni kanun ele alındı. Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ali Yaşar Çelikel, kanun boşluğunun doldurulması gerektiğini belirtti.

Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından dördüncüsü düzenlenen Medeni Hukukta Güncel Gelişmeler Sempozyumu’nda uzmanlar iptal kararı verilen medeni kanun hükmünü ele aldı.

Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ali Yaşar Çelikel, iptal edilen hüküm sonrası nasıl bir düzenleme getirilmesi gerektiğine dair yaptığı değerlendirmede, iptal kararı yürürlüğe girdikten sonra yeni düzenleme yapılana kadarki süreçte kanun boşluğu olacağının altını çizdi ve “Yasa koyucu bu süre zarfında fiili ayrılık sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için yeni bir düzenleme getirmelidir” dedi.   

Anayasa Mahkemesi (AYM), boşanma davası reddinin kesinleşmesinden sonra 3 yıl boyunca ortak hayatı yeniden kuramayan çiftlerin, "evlilik birliğinin temelden sarsıldığı" kabulüyle boşanma davası açabilmesini öngören kuralı, taraflara katlanamayacakları bir külfet yüklediği gerekçesiyle iptal etmişti.

İptal edilen hüküm sonrası düzenlemeye kadarki süreçte kanun boşluğu olabileceğini söyleyen Altınbaş Üniversitesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ali Yaşar Çelikel, “Boşanma sebepleri ile soy bağı hukuku hükümleri yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca ortak hayatın yeniden kurulamaması şartı 1 ya da 2 yıla indirilmeli” dedi.

Dr. Ali Yaşar Çelikel aynı zamanda yapılacak olan düzenlemede, İsviçre Medeni Kanunu ile diğer Kıta Avrupası hukuk sistemleri, öğretideki görüşler ve uygulamadaki sorunların ele alınması suretiyle yapılması gerektiğini de vurguladı.

“Yasa koyucunun madde bazlı bir düzenleme yapmayı tercih etmek yerine, Türk Medeni Kanunu’nun Aile Hukuku Kitabı’na ilişkin sistematik bir düzenleme yapması uygun olacaktır” diyerek sözlerine devam eden Altınbaş Üniversitesi’nden Dr. Çelikel, şöyle konuştu:

“Bu doğrultuda aile hukukunun dinamik yapısı göz önünde bulundurularak ve çağdaş aile hukuku anlayışı temel alınarak boşanma sebepleri ile soy bağı hukuku hükümleri yeniden düzenlenmelidir. Ayrıca önemle vurgulanmalıdır ki, aile hukuku kurallarının sistematik olarak düzenlenmesi sürecinde, son derece özenli hareket edilmeli ve kadın hakları, kadın-erkek eşitliği ve çocuğun üstün menfaati ilkesi odağa alınmalıdır.”